to all intents and purposes

  1. Adverb her bakımdan
  2. Adverb her açıdan
  3. aslında, esas itibarıyla, genellikle, her halükârda, ekseriya, çoğunlukla, her ne olursa olsun, birçok
    hallerde.
    The President is called the head of state, but the prime minister, to all intents and purposes, is the chief executive: Cumhurbaşkanı devlet başkanıdır, fakat genellikle hükümetin icraatını başbakan yürütür.